WWW.SHTR.BEDAVAFORUM.BİZ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

WWW.SHTR.BEDAVAFORUM.BİZ

Sessizliğin Bozulduğu Yer
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI!

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
teslascan

teslascan


Mesaj Sayısı : 244
Kayıt tarihi : 17/02/09

MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI! Empty
MesajKonu: MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI!   MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI! Icon_minitimeÇarş. Şub. 18 2009, 23:33


MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI!


Pek çok insanın öncelikli hayalleri arasında mutlu ve sağlıklı bir
birlikteliğe sahip olmak var. Ünlü psikolog, yazar ve sosyal bilimci
David Niven, son kitabı ?The 100 Simple Secrets of Great
Relationships?te (İnsan İlişkilerinin 100 Sırrı) mükemmel bir ilişkiye
ulaşmanın sırlarını açıkladı. Marie Claire dergisi bu özel sırları
derledi…

Yaptığı araştırmalar nedeniyle Ohio Devlet Üniversitesi ve Harvard
Üniversitesi tarafından birçok kez ödüle layık görülen ünlü yazar David
Niven mutlu ailelerin, sağlıklı ve başarılı insanların 100 sırrından
sonra ?İnsan İlişkilerinin 100 Sırrı? adlı kitabıyla mutlu ve sağlıklı
bir beraberliğe giden yolda, atılması gereken adımları okuyucularıyla
paylaşıyor.

KIYASLAMA YAPMAYIN

Niven?in mutluluğa ulaşmak isteyenlere kıyaslama yapmaktan
kaçınmalarını öneriyor. Hayatımızı başkalarınınkiyle kıyaslamak onu
değiştirmez. Ancak yazara göre kendi hayatımız ile ilgili nasıl
düşündüğümüzü değiştirir! Nitekim bir arkadaşımızı mükemmel bir
ilişkinin keyfini sürerken gördüğümüzde kendi ilişkimizi sorgulamaya
başlıyoruz. Sorunlar yaşarken gördüğümüzde da kendi ilişkimizin daha
iyi olduğunu düşünüyoruz.

PERİ MASALLARINA ALDANMAYIN

Yazara göre her ne kadar hikayelerde yaşanan büyük aşkları yaşamayı
beklemesek de içten içe bunun hayalini kuruyoruz. Niven?a göre yapmamız
gereken hayalini kurduğumuz büyüyü partnerimize karşı duyduğunuz
sevgide görmek ve masallarda yaşanan şeylerin beklentisi içine girmemek.

ORTAK İLGİ ALANI OLUŞTURUN

Günümüzün çoğunu kariyer peşinde koşmak ve gündelik görevlerimizi
yerine getirmekle geçiriyoruz. Bu da kişilerin ilişkilerinde ortak ilgi
alanları bulmaya çalışmalarını son derece önemli kılıyor. Çünkü ortak
ilgi alanları partnerler arasında pozitif bir iletişim ve eğlencenin
oluşmasını destekler.

ZİHNİNİZİ OKUMASINI BEKLEMEYİN

Üzücü bir durumda olduğunuzda partnerinizin sıkıntınızı kendiliğinden
anlamasını beklemeyin. Karşı taraf zihninizi okuyamaz. Çoğunlukla
partnerimize duygularımızı anlatmadan, bizi yalnız bırakmakla itham
ediyoruz. Yapmanız gereken, partnerinize hissettiklerinizi anlatmak.

ACELEYE GEREK YOK

Kişilerin evlenmeye ve çocuk doğurmaya karar verdiği yaş dilimi son
yüzyılda, her on yılda bir artıyor. Yazara göre bu durumun maddi
baskılar ve bağımsızlığını ilan etmek gibi pek çok nedeni var. Acele
etmenize gerek yok. Çünkü ilişkiler birinci gelenin ödüllendirildiği
birer yarış değil. Kitapta yer alan araştırma, geç yaşta evlenmenin ne
hayat, ne de yaşanan ilişki üzerinde negatif etkisi olmadığı
kanıtlanıyor.

MİZAH DUYGUNUZU GELİŞTİRİN

Yazara göre bir ilişkide iyi bir mizah anlayışına sahip olmanın
ortalama bir günü daha eğlenceli kılmaya ve kötü bir günün yükünü
azaltmaya faydası olur. Yazar; bu mizah anlayışının pozitif bir yönü
olması gerektiğinin altını çiziyor. Çünkü negatif espriler sadece
tansiyonu artırır.

KALİTELİ ZAMAN

Eğer birlikte en çok zaman geçirmek istediğimiz insanı bulmuşsak neden
onunla mümkün olan en kaliteli zamanı birlikte geçirmeyelim ki! Çünkü
ilişkiler birlikte geçirilen zamanın miktarı ile değil kalitesi ile
gelişir!

GELECEK ÖNEMLİ

Yazara göre bazı insanlar ilişkilerinin başarılı bir geçmişi varsa o
zaman yapılması gereken her şeyin başarılmış olduğunu düşünme yanılgısı
içine giriyor. Oysa ilişki geçmişe değil, geleceğe doğru inşa edilir.

AÇIK OLMAK ŞART

Bir ilişkinin mutlu ya da mutsuz olduğunu düşünün. Partnerlerin
birbirleri ile nasıl iletişim sağladıkları çok önemli. Yazara göre
sağlıklı bir ilişki içerisindeki çiftler, iyi ya da kötü her ne
yaşıyorlarsa bunu partnerleri ile paylaşıyor: “Hiçbir şeyi içinizde
tutmayın! Çünkü kendi gerçekliğinizi paylaştığınız zaman hayatınızı da
paylaşmış olacaksınız ve bu süreçte partneriniz ile aranızda oluşacak
olan bağ her şeyin üstesinden gelmenizde size yardımcı olacaktır!”

ONUNLA ARKADAŞ OLUN

Biriyle yıllar boyu süren bir araba yolculuğuna çıkacağınızı farz edin!
Bu sürede bu kişiye son derece yakın olacaksınız. Dolayısıyla söz
konusu kişinin aynı zamanda arkadaşınız olmasını da istersiniz.
İlişkiyi sürdüren geçici heyecan ya da zevklerden çok arkadaşlık,
karşılıklı saygı, hayranlık ve ilgi olacaktır. Uzun vadeli ilişkiler
gelişimlerini ve hayatta kalmalarını sağlam bir arkadaşlık temeline
borçludur!

MUTLULUĞU ÖNCE KENDİNİZDE ARAYIN

İnsanlar, sevgi dolu ilişkilere ihtiyaç duyar. Hepimiz yakın sosyal
ilişkilerden fayda görürüz. Ancak çoğumuz bir ilişkinin bizi
tamamlayacağına, hayatımızdaki boşlukları dolduracağına inanırız!
Halbuki gerçekte kim olduğunuzla ilgili olarak mutlu değilseniz, bir
ilişki bu durumu değiştirmeyecektir! Bu, sağlıklı bir ilişki
sürdürmenizi de zorlaştıracaktır!

PARANIN ÖNEMİ AZALIR

Hayalimizdeki partner varlıklı biri olabilir. Ancak varlıklı kişi ile
bir ilişki yaşamaya başladıktan sonra paranın önemi ilişkinizi
değerlendirirken etkisiz bir hale gelecektir! Kitapta yer alan
araştırma sonucuna göre, sadece gelirin veri olarak alındığı bir
ilişkinin başarısı ile ilgili bir tahmin yapmak imkansız! Çünkü servet
bir ilişkinin uzunluğu ve tatminlik derecesi üzerinde bağlantısız!

ONU ÖNEMSEYİN

Fikir, zevk ve tercihlerinizin mükemmel bir uyumla buluştuğu bir
ilişkiyi ne yazık ki yaşayamayacaksınız! Niven; bu boş fanteziyi tercih
etmemenizde de ısrarcı… Zıtlıkların daima ilişkiyi canlı tuttuğunu,
rehavet hissinden uzaklaştırdığını ve birey olarak gelişimi artırdığını
savunuyor. İlişkinizdeki zor zamanlarda sizin için en önemli olanın ne
olduğunu karşı tarafa göstermelisiniz! Farklılıklara rağmen ona değer
verdiğinizi göstermeniz; sağlıklı bir ilişkinin temelini oluşturur.

SORGULAMAYI BIRAKIN

Çoğumuz birlikte olduğumuz kişinin geçmişini merak ederiz. Özellikle
ciddi ilişkilerini. Uzun vadede endişe, kıyaslama ve eninde sonunda
kavga ortamı yaratacaktır. Siz; birlikte olduğunuz kişinin geçmişteki
partnerleri ile bir yarışma içerisinde değilsiniz.

KENDİNİZE İNANIN

İlişki bir ihtiyaç değildir. Özde; sağlığınız ve mutluluğunuz için bir
ilişkiye ihtiyacınız yok. Yaşadığınız ilişki belki de hayatınızın
önemli bir kısmını teşkil edebilir, ama siz hayatta kalmak ve gelişmek
için gerekli olanlara zaten sahipsiniz! İçinde bulunduğunuz durum her
ne olursa olsun; kendinize inanın ve önce tek başınıza ayakta
durabildiğiniz gerçeğini kabul edin.

ÇEVRENİZDEKİLERİN FİKİRLERİNİ DİNLEMEYİN

Önemli bir karar vermemiz gerektiğinde genellikle ikinci bir görüş
alırız! Niven; bu eğilimi kesinlikle desteklemiyor. İki kişinin
oluşturduğu dünyayı, aradaki iletişim ya da elektriğin seyrini üçüncü
kişilerin asla çözümleyemeyeceğini vurguluyor ve ilginç saptamalarda
bulunuyor: “Birincisi; hiç kimse sizin gerçekten neye ihtiyaç
duyduğunuzu ve neye değer verdiğinizi sizden iyi değerlendiremez.
İkincisi insanlar başkalarının ilişkileri konusunda kendi ilişkilerine
nazaran daha olumsuzdur. Kısacası akıl danıştığınız kişiler;
ilişkinizdeki negatif yönleri görmeye pozitif yönleri görmekten daha
meyillidir!”

KORKUYA YENİK DÜŞMEYİN

Kendi ayakları üzerinde duran, ne istediğini bilen bir kadın
olmanıza rağmen; benliğinizi doğru şekilde yansıtmanız kimi zaman
mümkün olmayabilir. Fobiler ilişkileri olumsuz yönde etkileyebilen
nedenler arasında. O gerçekte nasıl biri, geçmişte yaşadıklarımızın
yine yaşayacak mısınız, sizden nasıl bir birliktelik bekliyor, bencil
mi, sorumsuz mu? Bu gibi sorular; her kadının hayatının bir döneminde
zihnine üşüşebilir. Oysa; olumsuz bir durum ile karşılaşacağınızda
ilişkinizi sorgulamaktan vazgeçmeniz gerekiyor.

İŞLERİNİZİ EVE GETİRMEYİN

İş gününüz sona erdiğinde işiniz tamamıyla ofiste kalmalı. Zihninizden
de silinmeli! Kitapta yer alan bir araştırma sonucuna göre; çalışmaya
ya da iş düşünmeye neredeyse hiç ara vermeyen işkoliklerin diğer
kişilere oranla özel yaşamlarından memnun olduklarını söylememelerinin
üç kat daha olası bir durum olduğu belirtiliyor.

ACILARINIZI UNUTMALISINIZ!

Kırıldınız ve sonra sizden özür dilendi. Çok acı çektiniz ama karşı
tarafı affetmeye karar verdiniz! Ancak içinizdeki acı hemen ortadan
kaybolmuyor ve hissettiğiniz bu acının travmasını içinizde
taşıyorsunuz. Ama bu acıyı geride bırakabilmeyi öğrenmelisiniz! Çünkü
acıyı içinizde tutmanız, yaranın taze kalmasına neden olur.

MÜKEMMELİ ARAMAYI BIRAKIN

20 Günümüzde mutsuz birlikteliklerin belki de en büyük nedeni; ?Daha
mükemmelini yaşayabilirim? düşüncesinden kaynaklanıyor. Sağlıklı ve
tatmin edici ilişki daima mevcuttur ya da yaratılabilir! ?Mükemmel
ilişki? diye bir kavram asla var olmamıştır. Bu nedenle; Her konuda
sizinle hemfikir olan ya da her an sizi mutlu edebilecek biri ile
karşılaşmayı ısrarla beklemek yerine; sizi en fazla tatmin eden
ilişkiyi yeşertmeyi denemelisiniz.

Kaynak : Sabah Gazetesi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
MÜKEMMEL İLİŞKİNİN 20 BİLİMSEL SIRRI!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
WWW.SHTR.BEDAVAFORUM.BİZ :: Kişisel Gelişim :: Kişisel Gelişimle İlgili Makaleler , Kaynaklar , Öyküler-
Buraya geçin: